Dügün Tv Aydin Çine
Doğum sonrası depresyon bebek dünyaya getirmiş her 100 kadından 10-15nin maruz kaldığı bir durumdur. Birçok kadın bu konuda duygu ve düşüncelerini başkaları ile paylaşmadığından dolayı asıl rakamlar aslında bundan daha fazla da olabilir.
Doğum sonrası depresyonun belirtileri her depresyon ile hemen hemen aynıdır. Bu, kendini kötü hissetme ve günlük hayatta olan şeylere karşı istəksizlikdir. Tek fark, bu belirtilerin doğumdan sonraki ilk 3 ay içinde ortaya çıkmasıdır. Bazen doğuştan birkaç ay sonra da depresyon başlayabilir. Ama depresyon doğuştan bir yıl sonra başlamışsa buna doğuma bağlı depresyon diyemeyiz.
Deressiyaya karşı savaşmak için veya doğumdan sonra bebek dünyaya getirmiş kadının depresyona düşmemesi için en büyük rol yakınlarının, en önemlisi eşinin üzerine düşüyor. Çünkü bebek dünyaya getiren kadınların çoğunluğunda farkına varmadan bazen hamilelik sırasında, bəzənsa gebelikten sonra öyle fikir oluşuyor, artık eşi ve genellikle, ailenin diğer üyeleri için bebeğin kendisinden daha önemlidir, herkes yeni doğmuş bebeği ondan daha çok seviyor.
Kadının kendisini bu tür hissetmemesi için eşi ona sık sık “Çok sağ ol ki, bu tür güzel çocuğun babası olma şansını bana verdin“, veya “Sen olmasaydın benim bebeğim asla bu tür güzel olamazdı», yahut «O da güzellikte annesine benziyor “gibi vb. sözlerle onu sevindirmeli, hala sevildiğini göstermek gerekir. Çünkü o sevildiğini hissetmese bebeğine de o sevgiyi aktarabilir olmayacaktır. Sonuçta, negatif enerji alan çocuklar da rahatsız ve ağlağan olacak.
Hiç yorum yok: